16 Kasım 2008 Pazar

iki yılda bir: rezillik!

İki yılda bir alıştık artık. Muhteşem geçen bir sezonun ardından yerlerde sürünülerek geçirilen bir sezon. Beşiktaş basketbol takımının durumu bu. İki sezon önce final oynanan bir yılın ardından vasat bir kadro ile playoffun ilk turunda elenilmişti. Bu sezon da iki sezon öncesinin aynısı. Sponsorun verdiği paraların nereler gittiği belli değil. Aslında belli de, belli değil! Bu nedenle sezon başında takıma gelen yabancılar birer birer ayrılıyor. Stanojevic'in sözleşmesi ailevi nedenlerle feshedildi. Ertesi gün Kiev'e imza attı! Geçtiğimiz hafta boyunca ortalarda olmayan Mario Austin de takımda ayrılanlar kervanına katıldı. sport5'ın haberine göre Maccabi Tel-Aviv ile anlaşmak üzere. Sırada Mire Chatman var. Onun da menajeri takımdan ayrılmasının yüksek ihtimal olduğunu söylemiş. Öbür yabancıların da ömrü fazla uzun olmaz. Türk çocuklar paralarını alamasalar da gıkları çıkarmazlar, takıma ihanet etmemek adına sahaya çıkarlar. Hakan Demir'in haline üzülmemek elde değil. Kurduğu takımla daha farklı şeyler hayal ederken kim bilir belki de playoffa kalma mücadelesi verecek. Bütün bu gelişmeler yaşanırken yönetimden biri çıkıp da açıklama yapamıyor. Gerçi yapamaz da çünkü açıklama yapacak yüzleri yok. Basketbol için verilen paraların farklı kaynaklara neden kullanıldığı açıklayamayacaklarını biliyorlar. Gerçi bundan da utanmıyorlar. Koca basketbol takımını düşürdükleri hâle mi yoksa taraftarı salona küstürdüklerine mi üzülelim...

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Yorum yazmayayim diyordum ama nereye kadar? Bu adamlar oldugu surece ne bize gun yuzu guler, ne de guldugumuzde gercekten tat aliriz! Bazen dusunuyorum biz mi yaniliyoruz, tek biz mi bu zincirleme yanlislari goruyoruz, nasil kimse sesini cikarmiyor? Bu adamalari indirmeye madem gucumuz yetmiyor, ben artik umudumu yitirdim artik. 100 yillik efsane madara oldu bu yeteneksiz (asil kelimeyi yazmak icin uygun yer degil burasi) herifler yuzunden. Yeter artik, cekin elinizi su sanli takimin uzerinden, "Golge etmeyin baska ihsan istemeyiz"...