2 Eylül 2010 Perşembe

mehdi carcela'nin milli kararsızlığı

Çifte vatandaşlık sahibi olmak, bir de üstüne hangi milli takımı tercih edeceğine karar vermek zor iş. Standard Liege'in 21 yaşındaki orta saha oyuncusu Mehdi Carcela-Gonzalez'in başına gelen, ilk cümlede bahsettiğimiz türden bir olay. Carcela-Gonzalez, Faslı bir anne ile İspanyol bir babanın Belçika doğumlu çocuğu. Henüz 21 yaşında olduğu için Belçika'nın alt yaş milli takımlarında bir sorun olmadan oynayabiliyordu Fas ile Belçika Milli takımları arasında bir tercih yapması gerekmiyordu A milli takım seviyesinde forma giymediği için.
Belçika teknik direktörü George Leekens, Mehdi Carcela-Gonzalez'i 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası eleme grubunda oynanacak Almanya ve Türkiye maçları için aday kadroya çağırdı. Fakat Carcela-Gonzalez hangi milli ülke takımında oynayacağı konusunda kararsız olduğu için bu çağrıyı reddetti. 21 Yaş Altı Milli takımı'nın Slovenya ile oynayacağı maçta ise forma giyebileceğini söyledi. Belçika Futbol Federasyonu ise bu teklifi kabul etmedi. Futbol Federasyonu'nun Standard Liegeli oyuncu hakkında herhangi bir yaptırımda bulunup bulunmayacağı, cezalandırıp cezalandırmayacağı henüz belirsiz. 
Carcela-Gonzalez'in milli takım tercihi konusunda kısa sürede karar vermesi gerekiyor. Yoksa başı bu konu nedeniyle oldukça ağrıyacak... 

dünya kupası balonunun turu...

2011'de Yeni Zelanda'da yapılacak olan Rugby Dünya Kupası'nın "resmi balonu", çıkmış olduğu dünya turunu tamamladı. 25 metre uzunluğunda, 13 metre yükselikliğindeki 200 kişi kapasiteli balon, Paris, Londra ve Tokyo'yu turladıktan sonra son durağı Sydney'e indi.
Ünlü Opera Binası'nın yanında 10 gün boyunca konuklarını ağırlayacak olan balon, gelecek yıl dünya kupası boyunca turnuvanın düzenleneceği şehirleri gezerek rugbyseverleri karşılayacak...

maaşlar ödenecek, sorunlar çözülecek...

Dün yazmıştık Once Caldaslı futbolcuların grev hadisesini. Aradan 24 saat geçmeden Kolombiya'dan, futbolcuların cephesinden iyi haberler düştü ajanslara.
Once Caldaslı futbolcular kulüp yönetimiyle maaşlarının ve biriken alacakların ödenmesi konusunda anlaşma sağladılar. Oyuncular da antrenmanlara çıkmaya başladı.
Kulüp yönetimi ilk etapta borçları maç günü gelirleri ile ödemeyi planlıyor. Bütün borçların ödenmesi için ise sponsor ya da reklam anlaşması elde edeceği gelirle yapmayı planlıyor.
Darısı diğer Kolombiyalı, Americalı futbolcuların başına...

roma'ya mısırlı talip

İtalyan gazetesi Il Sore 24'ün haberine göre Mısırlı işadamı Naguib Sawiris Roma'ya talip olmuş. Kulübü satın almak için 140 milyon avro teklif eden Sawiris, dünyanın en büyük telekomünikasyon şirketlerinden Orascom'un en büyük ortağı ve yönetim kurulu başkanı. Forbes'un yayımladığı 2010'un en zenginleri listesinde de 2 milyar 500 milyon dolarlık serveti ile 347. sırada yer alıyor.
Roma kulübünün sahibi Sensi ailesinin şirketi Italpetroli ile UniCredit, kulübün satışı konusunda anlaşmıştı. Kulübün yeni sahibi belli olana dek Rosella Sensi başkanlım görevini sürdürecek.
Dünyada futbol kulübü sahibi iki Mısırlı işadamı bulunuyor; Premier League ekiplerinden Fulham'ın sahibi Mohamed Al Fayed ve Belçika kulübü Lierse'in sahibi Maged Sami.

1 Eylül 2010 Çarşamba

corinthians'ın 100. yılı

Bundan tam 100 yıl önce bugün, 1 Eylül 1910'da Corinthians kurulmuştu. Malzeme sponsoru Nike da Corinthians'ın bir asırı geride bırakışını enfes bir "taraftar videosu" ile kutlamış...

meksika futbolunda köklü değişim...

Meksika, Amerika kıtası içerisinde en fazla yabancı futbolcuya izin veren lig. Futbol Federasyonunun yaptığı yeni çalışma, ülkedeki yabancı futbolcu sayısının azaltılmasını öngörüyor. Kararın alınmasında Dünya Kupasında oynayan genç futbolcuların - Giovani dos Santos ve Javier Hernandez- gösterdiği performans etkili oldu. Yeni düzenlemeyle birlikte kulüp takımlarında daha fazla genç futbolcunun oynaması hedefleniyor. Hâlihazırda Meksika liginde bir takım, beş tane yabancı futbolcuyu kadrosunda bulundurabiliyor.
Futbol Federasyonu Başkanı Justino Compean, her takım için yeterli olabilecek yabancı futbolcu sayısı üzerine çalıştıklarını söyledi.
Ülke futbolunda yabancı futbolcuların etkisi ise oldukça fazla. Geçtiğimiz sezon ligin en iyi futbolcusu olarak Toluca'da top koşturan Brezilya asıllı Meksikalı Antonio Naelson "Sinha" seçilmişti.
Federasyonun aldığı bu yeni düzenleme kararı hakkında ise kulüper henüz bir açıklamada bulunmadı... 

kolombiya futbolunda grev rüzgarları...

Kolombiya futbolunda işler pek iyi gitmiyor. Birinci ligde yer alan 18 kulüpten çoğu ülkedeki ekonomik kriz nedeniyle futbolcularına maaşlarını ödeyemiyor. Bu durum karşısında çeşitli kulüplerde sorunlar yaşanabiliyor Once Caldas ve America örneklerinde olduğu gibi.
Once Caldaslı 19 futbolcu yaptıkları basın açıklamasında maaşlarının ödenmemesi halinde antrenmanlara çıkmayacaklarını açıkladılar.
Kulübün Genel Menajeri Duven Vasquez ise Sosyal Güvenlik Bakanı ile konuyu görüşeceğini, buna göre de futbolcuların greve gitmeleri nedeniyle uygulayacakları yaptırımları belirleyeceklerini söyledi.
El Espectador gazetesine demeç veren takım kaptanı Alexis Henriquez ise, çoğu futbolcunun yemek alacak parasının olmadığını, çocuklarının okul paralarını ödeyemedikleri için evlerine gönderildiğini söyledi. Aldıkları grev kararlarının maaşları ödeninceye kadar devam edeceğini de ifade etti Henriquez.
Once Caldas teknik direktörü Juan Carlos Osorio, futbolcularını anladığını fakat protestoya katılmayan oyuncularla antrenmanlara devam edeceğini söyledi. 
Kolombiya'nın bir diğer kulübü America'da da benzer bir durum söz konusu. Futbolcuların, birikmiş maaşlarının ödenmemesi halinde maçlara çıkmayacakları açıklamasına destek verdiği için teknik direktör Jorge Bermudez'in görevine son verildi.
Once Caldas ve America'da yaşanılan gelişmelerin diğer takımlara da yansımasının hiç de küçük bir ihtimal olmadığı konuşuluyor... 

transfere harcanan para azalıyor...

İngiliz kulüplerin transferler akıttıkları paralı günlerin sonu gelmiş görünüyor. Transfer dönemini bugün sona ererken, Deloitte'un "Sport Business" grubu da yayımladığı basın bülteniyle transfer sezonunu değerlendirmiş.
Bu yaz İngiliz kulüpleri transfere 350 milyon sterlin harcamış. Bu, geçtiğimiz yıla göre yüzde 22'lik bir azalmayı ifade ediyor. 2009 yazında Premier League'deki 20 kulübün transfer için harcadığı para 450 milyon sterlindi. Bu yaz yapılan harcamaların 125 milyon sterlini Manchester City'nin kasasından çıkmış. Bu meblağ, aynı zamanda kulübün toplam harcamalarının da yüzde 36'sını oluşturuyor. 
Deloitte Sport Business Group Direktörü Paul Rawnsley'e göre, Premier League kulüpleri diğer liglerdeki takımlara göre daha fazla gelir elde ettiklerinden dolayı transfere daha fazla para harcayabiliyorlar.
Buna karşın bu sezon getirilen Premier League maçları için 25 kişilik sabit kadro ve altyapıdan sekiz futbolcunun -Cesc Fabregas gibi örnekler bu gruba giriyor- bulundurulması kuralları transfer harcamalarının azalmasında etkili oldu. 
Premier League kulüplerinin bu yaz daha tutumlu davranmasıyla, İngiltere'de transfere harcanan paranın her yıl rekor seviyede arttığı üç sezonluk dönem de sona erdi.
Diğer ülkelerin liglerinde de benzer bir durum söz konusu. Fransa, İtalya ve İspanya'da bu yaz transfere harcanan para geçtiğimiz yıla göre yüzde 25 ile yüzde 40 arasında azaldı. Serie A kulüpleri 260, İspanyollar ise 240 milyon sterlini transferler için harcadı.  
Deloitte'un öngörüsüne göre, ekonomik konjonktür iyileşmeden, yayın haklarının değerinde artış olmadan ve kulüp sahipleri nakit akışı sağlamadan, kulüplerin 2008 yazındakine benzer transfer harcamaları yapmaları olanaksız gibi görünüyor...

31 Ağustos 2010 Salı

fedex bu korkulur...


Roger Federer'in bu sabah oynadığı ilk tur maçında Arjantinli Brian Dabul'ı da kontrpiyede bırakan muazzam vuruşu...

30 Ağustos 2010 Pazartesi

ronaldinho ronaldinho'dur...

Milan Lecce'yi farklı yenerken sadece Milano temsilcisi değil, Ronaldinho da Rio plajlarında boş durmadığını, sezona iyi hazırlandığını gösteriyordu...

mısır - cezayir futbol savaşları 2010





Geçtiğimiz yıl Dünya Kupası eleme maçlarından beri devam ediyor Mısır ile Cezayir arasındaki sürtüşme. Ara ara tansiyon düşse de Mısır ile Cezayir'in yeşil sahada buluştuğu her ortamda sinirler geriliyor.
İki ülke arasında yaşanılan son hadiseler ise Afrika Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden Al Ahly ile JS Kabylie arasındaki maçlar sırasında meydana geldi.
Her iki takım Şampiyonlar Ligi'nin grup aşamalarında aynı grupta yer alıyor. İki hafta önce Cezayir'de oynanan maç öncesi taraftarlar Al Ahly'nin otobüsüne saldırmıştı. İki futbolcu yaralanmıştı bu saldırı sonucu. Ki futbolculardan bir tanesi gözünden ciddi bir şekilde yara almıştı. JS Kabylie yöneticilerinin yaşananlar için özür dilemeleri olayların büyük boyutlara ulaşmasını engellemişti. Fakat saldırı nedeniyle istenmeyen gerilim maça yansımış, Togolu yardımcı hakemin Al Ahly'nin golünü ofsayt nedeniyle iptal etmesi sonucu Mısırlı futbolcular yardımcı hakeme saldırmış, araya Cezayir güvenlik güçleri girmişti.
Dün Kahire Stadyumu'nda bir kere daha karşı karşıya geldi Al Ahly ile JS Kabylie. Bu sefer aşırılıklar yapma sırası Mısırlı taraftarlardaydı. Cezayir ekibi kalecisi Malik Asselah'in gözüne lazer tutulmasından, sahaya sis bombası atılmasına kadar bir sürü aşırılıklara sahne oldu Kahire Stadyumu. Tabi bu gerginliğin altında maçın 1-1 devam etmesinin de önemi büyüktü. Sahadan yenik ayrılmaması durumunda JS Kabylie, grup lideri olarak yarı final biletini kazanacaktı.
Öyle de oldu. Zaten maçın bitiş düdüğüyle birlikte de Mısır polisi tribünlere dalmayı ve taraftarları coplamayı da ihmal etmedi...
JS Kabylie grup lideri olarak son iki maçına çıkacak ve diğer grubun ikincisini beklemeye başlayacak. Cezayir temsilcisinin rakibi büyük bir ihtimalle geçen yılın Afrika Şampiyonlar Ligi şampiyonu, Demokratik Kongo Cumhuriyeti temsilcisi TP Mazembe olacak.
Al Ahly ise oynayacağı iki maçtan da puan almak zorunda. Üstelik de son maçını bir diğer Mısır ekibi, Ismaily deplasmanında oynayacak. Kahire'de oynanan maçta Ismaily'nin hakkı hakem tarafından oldukça fazla yenmişti. Bunun öcünü de almak istemeleri muhtemeldir. Tabi ondan önce de Heartland'ı yenmeleri gerekecek kendi evlerinde. Anlayacağınız işi hiç de kolay değil Al Ahly'nin... 

corinthians'ın yeni stadyumu

1 Eylül Çarşamba Corinthians'ın 100. kuruluş yıldönümü. 100. Yıl etkinlikleri arasında en önemlisi yeni stadyumun yapımı. Corinthiasn'ın yeni stadyumunun yapımına gelecek yılın ocak ayında başlanacak. 2013 Şubat'ında da hizmete girmesi planlanıyor. 48 kişi kapasiteli olacak stadyumun kale arkalarında yapılacak yeni düzenlemelerle 70 bin kişi kapasiteyi de bulması mümkün olacak. Bu özelliği sayesinde de 2014 Dünya Kupası'nın açılış maçının oynanması kuvvetle ihtimal bu yeni stadyumda.
Stadyumun 2013'teki Konfederasyon Kupası'nda kullanılması da hedefleniyor. Stadyum São Paulo'nun doğusunda yer alan Itaquare'da konuşlanacak ve 20 bin metrekarelik bir alana yayılacak. Ki stadyumun hemen yanında da bir antrenman tesisi bulunacak. Maliyetinin 170 ile 200 milyon dolar arasında olması bekleniyor. Corinthians, inşaatı üstlenen Odebrecht adlı şirketten stadyumun isim haklarını satın alacak. Böylece stadyumun içerisinde ve etrafında bulunan restaurant, alış veriş merkzleri ve park alanlarının hakları da kulübe ait olacak. 
Stadyumunla ilgili tek sorun maliyetin karşılanmasına dair öngörülen finansal plan. Corinthians stadyumun maliyetinin tamamını karşılayamıyor. Fakat kulüp, kamusal kaynakların -vergi gibi- stadyumun yapımının maliyetinin  karşılanması için kullanılmasını istemiyor. Bu durumun çözümü için, Brezilya Futbol Federasyonu ve FIFA'nın Corinthians'a sunacağı öneriler bekleniyor. Bu konuda en iyi çözümü uygulamak istiyor kulüp yönetimi. Stadyumun yapımı sırasında da 80 ile 90 milyon dolar arasında ekstra bir maliyet olabileceği öngörülüyor. Bu nedenle de stadyumunun yapımının finansal planı daha da önem kazanıyor.

boulahrouz'dan kasklı özür...

Jessica Kastrop'un başına gelenleri! geçen hafta yazmıştık bloga. Dün oynanan Stuttgart - Borussia Dortmund maçından önce Khalid Boulahrouz, Kastrop'un başına gelen top için kendisinden özür diledi. Ve bundan sonra bu tür olayların başına daha sık gelebileceğini düşünmüş olsa ki, kendisine bir kask almış. Haklı tabi, Khalid Boulahrouz nerede arıza orada...
Ayrıntılar postun girişindeki videoda...

29 Ağustos 2010 Pazar

tribün dediğin böyle birşey...

Uzun zaman olmuştu St. Etienne'in sezona iyi başladığını görmeyeli. Dört hafta geride kalırken işler iyi gidiyor onlar için. Lens'i evinde 3-1 yendikleri cumartesi akşamından St. Etienne tribünlerinden akılda kalan manzara bu olsa gerek...