aklı bremen'de

Kariyerindeki en büyük hataydı Schalke'ye transfer olmak. O sezonun ardından yaşadığı düşüşe bir türlü dur diyemedi Ailton. Şubat ayında tatilden geç döndüğü için kovulmuştu Dusiburg'dan. Bu kadar sabıkaya rağmen Metalurh Donetsk kendisi ile sözleşme imzaladı. 2 Maçta oynayıp 1 gol attıktan sonra Brezilya'ya geri döndü. Brezilya'dan Ukraynalı yöneticilere "beni beklemeyin, Donetsk'e dönmeyeceğim" demiş. Bild'e yaptığı açıklamalar da ise Werder Bremen'de yeniden forma giymek istediğini söylemiş. Klasnic'in ayrılmasından sonra bir golcü almadı Werder Bremen. Thomas Schaaf ve Klaus Allofs, huyunu suyunu bildikleri bu adamı kadroya katarlar mı sorusunun cevabı olumlu olmaz gibi geliyor bana. Gene de 6 sezonda atılan 88 gol gerçeğini de unutmamak lazım.

olimpiyat protestoları

Çin Hükümeti, olimpiyatlar öncesinde Pekin'deki 3 parkta protesto gösterilerine izin vereceğini söylemişti. Sözlerine ne kadar uyacaklarını önümüzdeki 14 gün içerisinde göreceğiz. Olimpiyatların ilk gününde protestolar "demokratik bölge" Hong Kong'da gerçekleştirildi. Binicilik yarışmalarının yapılacağı Country Club'ın önündeki protestocu bayan resimde görüldüğü gibi karga tulumba toplanıp, götürüldü. Bir diğer protesyo yine Hong Kong'da düzenlendi. Olimpiyatlar boyunca Hong Kong oldukça hareketli olacak gibi görünüyor. Olimpiyatlarla ilgili bir başka gösteri de Brüksel'de Avrupa Komisyonu önünde gerçekleştirildi. Protestostoya yaratıcılık açısından "10 puan" vermek gerekiyor.

ilk gün sürprizi

Pekin'in ilk gün sürprizlerinden biri plaj voleybolunda yaşandı. Erkeklerde dünyanın en iyisi olarak gösterilen Todd Rogers - Phil Dalhausser çiftinin, olimpiyat katılan 24 takım içerisinde 23. sırada yer alan Letonyalı Martins Plavins-Aleksandrs Samoilovs çiftine 2 sette yenilmesini kimse beklemiyordu. Oynadıkları son 21 maçlarını da kazanan dünya şampiyonu Amerikalı çiftin bir üst tura çıkması için oynacağı iki maçı da kazanması gerekiyor.

j-league'de taraftar sayıları...

delikanlı taraftarın içeceği

Portuguesa, cuma günü kulübün yeni pazarlama stratejisinin en son ürünü "Portuguesa Energy Drink"i piyasaya sürdü. İlgi nedir, ürün başarılı olacak mı bunu satışlar gösterecek. En azından maçlardan önce ve maç sırasında futbolcuların en fazla tüketeceği ürün bu olacaktır zorunlu olarak...

yeni oyuncak

Cristiano Ronaldo en azından bir sezon daha Manchester United'ta oynayacağını açıklayarak sezonun en önemli sorusunu da cevaplamış oldu hafta içerisinde. Şu sıralar United uzun süreli yeni bir sözleşme önermek için ortam arıyor Ronaldo'ya. Portekizli ftubolcunun sözleşmeye vereceği cevap Manchester'da oynayacağı süreyi de kesinleştirmiş olacak. İngiliz basınında Ronaldo'nun Ada'da kalacağı haberiyle birlikte bir başka haber de oldukça ilgi çekti en azından tabloid basında. Haber, Ronaldo'nın aldığı yeni arabasıyla ilgiliydi. Birkaç hafta önce David Beckham'ın koleksiyonuna kattığı 800 bin sterlin değerindeki Rolls Royce Phantom, Portekizli'nin yeni oyuncağı...

hava nasıl oralarda?

espn kapakları #11

16 Ağustos 2004

federer - nadal

Dün NTVSpor'da okumuştum "Roger Federer'in yoğun ilgiden sıkılıp Olimpiyat Köyü'nü terk ettiği". Bu sabah da Rafael Nadal'ın fotoğrafı görünce ikisinin de ne kadar farklı olduğunu ve bu farklılıklarından dolayı Rafael Nadal'ı daha bir sempatik bulduğumu fark ettim tıpkı zamanında Gustavo Kuerten ve Patrick Rafter'ı sempatik bulduğum gibi. En basitinden bir tanesi yoğun ilgiden sıkıldım derken, diğeri yan masadan gelen "ilginç" bakışları bile bir sırıtışla karşılayabiliyor. Biri yaptığı işten keyif alırken, diğeri yaptığı işten sıkılmış bir görüntü çiziyor. Bütün bunlar da tabii ki korta, maça, şampiyonluklara yansıyor. Roger Federer için zor bir dönem. İlk üç Grand Slam'de şampiyon olamadı, üstelik son ikisin de en büyük rakibine yenildi. Olimpiyatlardaki sicili de pek parlak değil. Olimpiyatları madalya almadan tamamlarsa, Amerika Açık'ta da hayal kırıklığı yaşar ve kendi adına felaket bir sezonu geride bırakır. Tabi tam tersi çıkar önce olimpiyat, ardından da New York'tan şampiyonlukla dönerse de özür dilemeyi de biliriz.

tom brady & esquire

Ligin en değerli quarterbacklerinden biridir belki de en değerlisidir Tom Brady. Esquire de bu adamı böyle orjinal bir kapak için seçmiş. İşimiz dergicilik olunca kapaklara da ayrı bir dikkat ediyoruz. Bu kapağın orjinalliğine "şapka çıkarmak" gerekiyor...

pişti!

Fatih Terim'in II. Galatasaray döneminde, takımın "10 numarası" olarak transfer etmişti Felipe'yi. Brezilyalının Türkiye'deki ömrü 3 ay ile sınırlı kaldı. Hoş o dönemde Galatasaray'a kim geldiyse, yaranamamıştı zaten. 14 resmi maçta Galatasaray forması giyen Felipe, daha sonra Flamengo ve Fluminense'de top koşturdu. 2005'ten bu yana Katar'da ikamet ediyor. Al Sadd'da keyfi yerinde. Bunu söylememize gerek yoktu aslında, fotoğraftan da belli oluyor. Üstelik de piştiyi de yapmış gibi duruyor...

"artık yokuz"

Günün önemli haberlerinden biriydi 888.com ve Saga Insurance'ın snooker dünyasına verdikleri destekleri çektiklerini açıklaması. Snooker'ın en önemli organizasyonları ana sponsorlık yapıyordu iki şirket de. Hatta Dünya Şampiyonası'nın isim ve ödül sponsoruydu 888.com. Şirketler, desteklerini çekme nedeni olarak ekonomik konjonktürü gösterdiler. Bu durumun yansıması para ödüllerinin düşmesi olacak ilk etapta. "Roket" Ronnie de bu işten zararlı çıkanların başında gelecek, 1 milyon 500 bin sterlinlik para ödüllerini biraz zor görür artık bizim İngiliz.

mısır hatırası

Roma, Al Ahly ile özel bir maç yapmak için Kahire'de. Fırsat bu fırsat deyip soluğu piramitlerde almışlar...

olimpiyat ruhu

97 yaşındaki teyze kendisine verilen rolü hatasız oynamış, çalışma da sağlam olmuş...

umutsuzluk

Charlton taraftarlarının takımlarından bu sezon da ümitleri yok. Haksız da sayılmazlar, kadronun iyilerini sattılar, üstelik fazla da takviye yapmadılar. Beklentiler orta sıralarda geçecek bir sezon. Bunun için de protesto hazır. Kelimenin anlamını bilenler bilir, bilmeyenler için Zargan'a bakmalarını öneririz.

barcelona new york'ta #2 - borsa

Barcelona'nın New York maceralarını aktarmaya devam ediyoruz. Ünlü şahsiyetlerin New York Borsası'nı açılış ve kapanış zilini çalmak gibi gelenek var. Nerden çıkmıştır bu gelenek hiçbir fikrim yok. Ama zaman zaman yolu New York'a düşenler borsayı da ziyaret etmeyi ihmal etmiyorlar. Barcelona'da New York'ta olunca borsayı ziyaret etmeden gitmek olmazdı. Başkan Laporta, Guardiola ve kaptan Puyol, açılış zilini çalmak üzere New York Borsası'na gitmişler. Resimdeki turuncu ceketli abi ise Colombia Üniversitesi'nde ekonomi profesörü olarak görev yapan Xavier Sala-i-Martin. Kendisi sağlam bir Barcelona taraftarıdır, kongre üyesidir. Şimdi devam edip etmediğini bilmiyorum ama bir dönem Laporta'nın da ekonomik danışmanıydı. Hatta 2006'da Şampiyonlar Ligi Kupası kazanıldığında kupayla ilk muhattap olan kişilerdendir kendisi. Martin amcanın bir diğer özelliği de resimden fark edileceği gibi egzantrik renkte ceketler giymesi. Kırmızı, sarı, turuncu ve zebra desenli ceketler koleksiyondan birkaç parçayı oluşturuyor...

barcelona new york'ta #1 - central park

Malum son üç sezondur bir Barcelona geleneği oldu Amerika turu. Bu sezon da ihmal etmediler yeni kıta ziyaretini. New York'tan Central Park'a uğramadan geçmek olmaz. Guardiola da topçularını almış Central Park'ta krosa çıkmış. Postu, fotoğrafları gören Verkaç'tan Deniz Arslan'ın yorumu ile bitirelim; "Taksim Gezi Parkı'na da bekleriz, tinerciler dürtsün Henry'yi."

expansion'a zam geldi

Futbol kalitesi olarak Avrupa ile fersah fersah fark olsa da MLS'in popülaritesi gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Bu durumun bir sonucu da lige katılımın maliyetinin artması. Bundan 2 yıl önce lige katılan Toronto FC, "expansion ücreti" olarak 10 milyon dolar ödemişti. Aradan geçen 2 yılın ardından 2009 ve 2010'da lige katılacak şehirler Seattle ve Philadelphia için ise katılım ücreti 30 milyon dolardı. 2011'de MLS'deki takım sayısının 18 olacağı konuşulurken, aday kentlerin gözden çıkarması gerektiği paranın miktarı da artıyor. Ligin yeni "expansion"ları arasında adları geçen Las Vegas, Montreal, New York, Ottawa, Portland, St. Louis ve Vancouver şehirlerinin lige katılım hakkını kazanmaları halinde ödemeleri gereken paranın 50 milyon dolar civarında olması bekleniyor, ki bu paraya yapılması gereken "futbol" stadyumlarının maliyeti de dahil değil.

ömer üründül

"Her sene iddialı erken teşhisler yapıyorum. Tepkiler alıyorum ama sonunda hepsinde haklı çıkıyorum."

mazeretim var...

Resimdeki amcanın ismi Algimantas Liubinskas. Litvanya Milli Takımı'nın teknik direktörüydü. Di'li geçmiş zaman kullanıyoruz çünkü 2003'ten beri yürüttüğü bu görevi, çok değişik bir sebepten dolayı bıraktı. Liubinskas, 12 Ekim'de yapılacak olan parlamento seçimlerinde eski başbakanlardan Rolandas Paksas'ın liderliğini yaptığı Düzen ve Adalet Partisi'nden milletvekili adayı. Bu nedenle de seçim kampanyasını rahat yürütmesi gerektiğini düşündüğünden olsa gerek milli takım teknik direktörlüğünden istifa etmiş. Peki milletvekili seçilir mi? 5 yıl boyunca en büyük başarısı Almanya ile deplasmanda 1-1 berabere kalmak olan bir takımın teknik direktörüyseniz işiniz hiç de kolay olmasa gerek. Liubinskas amcanın en azından, "5 yılda bir başarı alınmaz mı?" sorusuna mantıklı ve tatminkar bir cevap bulması gerekiyor.

satışlar arttı

Geçtiğimiz sezon Bundesliga'da bilet satışlarında bir önceki sezona göre 30 binlik bir artış yaşanmış ve toplam bilet satışı 406 bin 290'a ulaşmış. Bu aynı zamanda bir rekor anlamına geliyor Bundesliga için. Geçtiğimiz sezon maç başına seyirci ortalaması da 37 bin 714 olarak gerçekleşmiş. Tribünlere en çok seyirci çeken takım Borussia Dortmund olmuş. Maç başına 47 bin bilet satan Dortmund'u 43 bin 190 maç başına seyirci ile Ruhr Bölgesi'nin diğer takımı Schalke 04 izliyor. Bu kategorinin üçüncüsü 37 bin 200 ile Bayern Münih.

j-league'in seyirci ortalamaları

10 numaranın yeni sahibi...

Barcelona'da yeni sezonda kimin kaç numaralı formayı giyeceği açıklandı. Ronaldinho'nun gidişiyle boşalan "10 numara"nın yeni sahibi Lionel Messi. Barcelona 2009'da takımın beyni artık Messi olduğuna göre bu kararın alınması da doğal. Zaten ondan başka da giyecek adam yok Barcelona kadrosunda. Gerçi Robinho'nun, Adriano'nun 10 numara giydiği bir ortamda "10 numara" kavramını sorgulamak lazım...

marcus tulio tanaka

Marcus Tulio Tanaka, 1981 São Paulo doğumlu. Babası Japon asıllı, annesi ise İtalyan asıllı bir Brezilyalı. Tuhaf bir genetiğe sahip Tanaka, 15 yaşına kadar Brezilya'da yaşadıktan sonra liseyi okumak için Japonya'ya gidiyor, ki gidiş o gidiş. Bundan sonrası Japon çizgi filmlerindeki gibi gelişiyor. Shibuya Makuhari Lisesi'ndaki üstün performansı onu, Sanfrecce Hiroshima'nun farketmesini sağlıyor. Sanfrecce ile 39 lig maçına çıkıyor. İki sezon forma giydikten sonra J2-League takımlarından Mito Hollyhock'a kiralanıyor. Başarılı geçen bir sezonun ardından Urawa Reds Diamonds'a transfer oluyor. Bu aynı zamanda Japon Milli Takım kapılarını da açıyor. 2004'te Olimpiyat Milli Takımına davet ediliyor. Olimpiyatlardan sonra milli takım formasını giymek için ise 2 yıl bekliyor. 2006'da tekrar kadroya alındığından beri takımın en önemli isimlerinden biri olarak gösteriliyor. Tanaka'yı ilginç yapan özelliklerinden biri bir stoper olmasına karşın ortalama her 3 maçta 1 gol ortalamasına sahip. Urawa forması ile 124 maçta 31 gol kaydederken, geçtiğimiz ay içerisinde de Tokyo Verdy maçında kariyerinin ilk hat-trickini gerçekleştirdi.

olimpiyat sporcuları #2 - guo jingjing

Pekin 2008'le dünyanın en iyi atlama sporcularından birinin de vedasına tanık olacağız. Guo JingJing Çin'in dünyaya kazandırdığı olağanüstü yeteneklerden biri. 27 yaşındaki sporcunun 8 dünya şampiyonluğu bulunuyor. Sydney 2000’de 2 gümüş kazanan JingJing, 2004’te Atina’da ise 2 altın kazanmıştı. 2004 Atina Olimpiyatları sonrasında yaptığı reklam anlaşmaları nedeniyle milli takıma alınmayan Çinli sporcuya uygulanan yasak bir süre sonra kaldırıldı. Guo JingJing, Kasım 2006’da Pekin Olimpiyatları sonrasında aktif spor yaşamını bırakacağını açıklamıştı. Çinliler, onun için bilet kuyruğunda izdiham yaşamaya razı oldu.

"türkiye's hottest music"

Lise yıllarımda en fazla dinlediğim radyo istasyonuydu Capital Radio. 1990'lı yılların ortalarında ÖSS ve ÖYS'ye hazırlanırken yanımdan eksik olmayan walkmanin gözdesiydi. Andreu Donalds'ın Mishale'ini ilk kez Capital Radio sayesinde duymuştum. Günün en çok istek alan 10 hit şarkısı ve Solid Gold Sunday değişmezlerim arasındaydı. Öykü Serter'i, Duygu'yu, Timur'u, Emrah Saka'yı, Hakan Emren'i ilk kez Capital Radio'da duymuştum. Son zamalarda çok fazla dinlemesem de ara ara uğruyordum Capital Radio'nun frekansına.
Bütün bunları neden mi yazdım? Geçtiğimiz haftanın ortasından itibaren Capital Radio'nun 15 yıllık Türkiye macerası dona erdi. Kasım 2007'de Doğuş Yayın Grubu tarafından satın alınan radyonun frekansında bundan böyle Virgin Radio ile muhattap olacağız. Karar doğrudur yanlıştır, neden alınmıştır bilmiyorum ama Capital Radio'nun kapatılması ile benim için de bir dönem sona erdi.

fabio luciano

Fenerbahçe'de oynarken onun bir savunma oyuncusundan daha çok bir hücum oyuncusu olduğunu düşünürdüm. Hücümdaki müthiş katkısı, attığı goller ve yaptığı bariz savunma hataları da (Schalke deplasmanı gibi) bunu gösterir nitelikteydi. Sakatlığı nedeniyle Fenerbahçe'den ayrıldıktan sonra Köln'de de fazla forma şansı bulamadı Fabio Luciano. Brezilya'ya döndüğünden Flamengo ile 6 aylık sözleşme yaptı. O dönemde takımın başında bulunan teknik direktör Santana, takıma katıldığının 3. haftasında takım kaptanı olarak seçti. O günden bu yana 12 ay geride kaldı. Flamengo savunmasının en önemli ismi kaptan Luciano. Bu yıl ligde, kupada ve Libertadores'te 34 maça çıktı, 3 gol attı, 3 de asist yaptı. 34 yaşında hala üst düzey futbol oynuyor Fabio Luciano.

espn kapakları #10

18 Eylül 2000

pekin 2008 & lego

Bizim çocukluğumuzda atarinin yerini yeni yeni Commodore 64'ler alıyordu. Şimdiki gibi internetmiş, pc'ler olmadığından sokakta top oynamak dışında zamanımızın büyük bir bölümü legolardan evler, şehirler yapmakla geçiyordu. O nedenle legoların benim için yeri farklıdır. Nette dolaşırken Hong-Kong'da legolardan yapılan "Pekin 2008" haberini rastladım, resimleri de görünce bu işi başaran kişilere hayran kaldım. Bu kadar zor bir işi, sıkılmadan, üşenmeden sonuna kadar devam ettirip harika bir iş başarmışlar. 300 bin lego parçası ve 4 bin 500 lego insan kullanılmış bu Pekin 2008'in lego denemesinde.

jomo cup hadisesi

İsmini ilk okuduğumda aklıma Pokemon karakterleri geldi. Bu yıla kadar J-League All Star maçı olarak düzenlenen "Jomo Cup", insanların içini baymış olmalı ki format değiştirerek daha eğlenceli bir hale getirilmeye çalışılmış. J-League karmasından oluşan takım ile K-League karmasından oluşan takımın karşı karşıya geldiği yeni bir format üretilmiş. Uzakdoğu'nun rekabet açısından en üst düzey iki liginde yer alan futbolculardan oluşan yeni "Jomo Cup"ın ilk sahibi konuk K-League karması oldu. Tokya'da oynanan maça ilgi "eh" dedirtecek düzeydeymiş. 61 bin kapasiteli Ulusal Stadyuma, cumartesi akşam 6'da 27 bin 629 kişi gelmiş. Maçın açılış golü ilk yarıda Choi Sung Kuk'tan gelmiş. İkinci yarıda oyuna sonradan giren Suwong Samsung'un Brezilyalısı Edu, 2 tane birden atınca fark üçe çıkmış. Urawa'nın defans oyuncusu Marcus Tulio Tanaka (hikayesi ilginç bir ara anlatacağım) J-League'in tek golünü atınca, maç da 3-1 sonuçlanmış. Yazılanlar o yönde, maçı izleyemediğim için yazılanlara inanmak durumundayız. Bu J-League, K-League olayı akıllıca yapılmış bir iş. Hani Avrupa'da yapılsa bazı ülkeler arasında tutar. Postu bitirirken "Jomo Cup"ın logosunun da göze hoş geldiğini belirtmeden geçmeyeyim.

antrenman dediğin...

Bundesliga'da yeni sezonun başlama vuruşuna 12 gün 4 saat kalmış. (Ligin resmi sitesinin yalancısıyım) Takımlar için artık son rötüşları yapmanın zamanı. Geçtiğimiz sezona göre daha iyi işler yapmak isteyen Bayer Leverkusen'de Bruna Labbadia, takımı eğlenmeye su parkına götürmüş. Tabii ki antrenman niyetine...

olimpiyat modası

Olimpiyatların havası hem sporcuların hem de sporseverlerin vücutlarına da yansımış. En azından resimler öyle gösteriyor. Atlamada Brezilya'yı temsil edecek isimlerden César Castro, koluna Çince bir dövme yaptırmayı uygun bulmuş. Aşağıda bulunan resimde de "ben olimpiyat çocuğuyum" diyen bir Çinli'nin berberdeki son hali objektifler kaçmamış.

adidas magnus moenia

Pekin 2008'de futbol karşılaşmalarında kullanılacak topun adı adidas Magnus Moenia. Gördüğüm en iyi turnuva topu dizaynlarından biri. Görür görmez kendisinin Pekin 2008'in futbol topu olduğunu anlatıyor. Topun bir diğer adı da Great Wall Star.