7 Mart 2009 Cumartesi

brawn gp

utanın!

Yerel basından El Pais, América de Cálili futbolcular Hárold Viáfara ve Julián Mesa için atmış "Utanın!" başlığını. Kolombiya temsilcisi hafta içinde kupanın belki de en kuvvetli takımı São Paulo'yu ağırladı. Ev sahibi ekip gergindi. İlk maçlarını kaybetmişler, bu maçtan da mağlup ayrılmaları halinde işleri oldukça zorlaşacaktı. Estadio Pascual Guerrero'da maça rakip takım iyi başladı. Eski tanıdık Washington henüz 3. dakika dolarken defansın adam paylaşımı hatasından golü bulunca hem Kolombiyalı taraftarlar hem de futbolcular daha da gerildi. Washington'ın ilk yarı dolmadan attığı 2. gol gecenin América de Cali'nin gecesi olmayacağını teyit ediyordu. 2. yarı başında Borges 3. golü atınca önce Kolombiyalı futbolcuların, sonra tribünlerin siniri tepeye vurdu. America'nın defans oyuncusu Hárold Viáfara ile kaleci Julián Mesa'nın goldeki hata için birbirleri suçlamaya başladılar. Ağız dalaşı bir anda iki futbolcunun birbirlerine girmesine kadar gitti. İki oyuncuyu takım arkadaşları zor ayırırken, hakem Héctor Baldassi sarı kart göstermekle yetindi. Futbolculardaki gerilim tribünler de sıçrayınca sahaya atılan yabancı maddeler nedeniyle de maç 4 dakika durmak zorunda kaldı. 90 dakika sona erdiğinde akılda kalanlar; 3-1'lik São Paulo galibiyeti, birbirlerine tekme tokat giren iki América de Cálili futbolcu ve sahayı "yabancı maddeler" ile donatan tribünlerdi...

partizan - panathinaikos (beograd arena)

6 Mart 2009 Cuma

hem rekor hem galibiyet

Bu haftanın en fazla ilgi duyduğumuz konusuydu Partizan - Panathinaikos maçı. Demiştik Beograd Arena'da 18 kişi yer alacak. Bu sayı sponsorlara dağıtılan biletlerle birlikte 22 bin 567 oldu. Ve bir rekora da imza atıldı. Haberim yoktu ben de öğrendim Avrupa'da kapalı salonda oynanan bir basketbol maçını izleyen en fazla seyirci 18 bin 518 ile 7 Aralık 2000'de oyananan Telekom Baskets Bonn ile Alba Berlin arasında Köln Arena'da oynanan maça aitmiş. Euroleague'de ki rekor ise 12 Nisan 2006'da OAKA'da oynanan ve 18 bin 500 izleyicinin olduğu Panathinaikos ile TAU arasındaki Top 16 maçına ait. Partizan 22 bini aşkın seyircisiyle PAO'yu yenmeyi başardı.
Son hafta Unicaja Malaga PAO'ya bir sürpriz yapar da Partizan grup lideri olarak Top 16'yı tamamlarsa saha avantajının da sahibi olacak çeyrek final serilerinde. Beograd Arena'da oynanacak bir seride Partizan'ı yenmek çok zor oalcak gibi görünüyor.

5 Mart 2009 Perşembe

ufak bir ayrıntı

AFP'den Josel Lago iyi yakalamış Real Madrid ile Barcelona arasındaki farkı. Euroleague'de her iki takıma da "İspanyol" sıfatı yakıştırılsa da Ersan Ilyasova ve Tomas Van den Spiegel'in formalarındaki bayraklar iki farklı ülkeden iki takımı işaret ediyor. Katalunya ile İspanyol mücadelesinde Barcelona rahat bir maç sonrası 90-79 galip ayrıldı. Ersan vasat bir performas sergiledi 9 sayı, 5 ribaunt ile maçı tamamladı deyip postu sonlandıralım...

san mames'ten copa del rey manzaraları

Athletic Bilbao Sevilla'yı yarı finalde eleyerek son 10 yıldaki en büyük başarısını -ligi 2. ısrada tamamlayıp ŞL'ye katılmasından beri- elde etti ve Copa Del Rey'de finale yükseldi. Maç sonrası San Mames'in bildiğimiz görüntülerinden biriydi Bilbaolular'ın sahaya inmesi. Ama ben 2. resme takıldım. Arkadaş ilk yarıda yakalanan 3-0'ın keyfini şarabı bir dikişte bitirerek kutluyor olsa gerek...

4 Mart 2009 Çarşamba

biletler kapış kapış

Partizan'ın PAO ile yapacağı Euroleague maçını Beograd Arena'da oynayacağını yazmıştık. Beklendiği gibi oldu ve Partizanlılar maça büyük ilgi gösterdi. Satışa çıkan 11 binin bilet kısa bir süre içerisinde resimde görülen kalabalık ve uzun kuyruk tarafından kapışıldı. Beograd Arena'nın kapasitesi bu maç için 18 bin olarak belirlendi. Sayışa çıkmayan biletler Partizan'ın sezonluk bilet sahibi 7 bin taraftarı için ayrıldı. 18 bin Partizan taraftarının çoşkusunun PAO'yu yenmek için yeterli olup olmayacağını izleyeceğiz.

3 Mart 2009 Salı

copa libertadores kuyruğu

Biz de bu tür görüntüler Biletix devreye girdikten sonra sona erdi. Ancak çok ekstra maçlar söz konusu olduğunda nadiren Biletix gişelerinde görebiliyoruz bilet kuyruklarını. Brezilya'da ise kuyruklarda maç bileti almak bir tür gelenek. Örneğin bu 250 kişilik kuyruk salı sabahı satışa çıkacak olan Palmeiras - Colo Colo maçı için geceden sıraya girmeye hazırlananlardan bir kısmı. Bu kadar ilginin en büyük nedeni Palmerias'ın 2006'dan bu yana ilk kez bir Copa Libertadores maçında taraftarının karşısına çıkacak olması. 50. yılını kutlayan Copa Libertadores'e son şampiyon Quito deplasmanında 3-2'lik mağlubiyet ile merhaba diyen Palmeiras için Colo Colo maçında alınacak bir mağlubiyet kupaya erken havlu atma anlamına gelebilir.

ashley cole & scolari


"Scolari bana çok yardım etti. Bana ve diğer genç oyunculara baba gibiydi. Hücumda bana özgürlük verdi, Chelsea'de daha önce hiç oynamadığım kadar iyi oynadım. Onu özleyeceğim. Ayrıldığından bu yana hiç görüşmedik. Eğer görürsem ona teşekkür edeceğim."

terör

Herhalde hiçbir Sri Lanka kriket takımı oyuncusu Pakistan ile oynayacakları maç öncesinde Lahor'da saldırıya uğracağını düşünemezdi ama oldu. 12 kişilik 20'li yaşlarda ve sakallı bir grup, Sri Lanka kriket takımının da bulunduğu konvoya Kaddafi Stadyumu'na gidişleri sırasında roketatarların da arasında olduğu silahlarla saldırdı. 6 polis, 2 Pakistan vatandaşı ölürken 6 kriketçi de yaralandı.
Pakistan özellikle kriket takımlarının maç oynamak için çekindikleri bir ülke. Son olarak Avustralya kriket takımının güvenlik endişesi nedeniyle gitmediği ülkede Sri Lanka kriket takımı 2 maçlık seri için bulunuyordu..

2 Mart 2009 Pazartesi

hollanda x brezilya

aziz yıldırım'ın tribün kültürü üzerine

Tribün kültürü çok fazla hakim olmadığım bir konu olduğu için hakkında post yazmamayı ya da kelam etmemeyi tercih ederim. Tribün ile ilgili konulara değinmek gerekirse bu işi, blogun eli post yazmaya gitmeyen üyesi btbirikim ve Rakamla 10'dan 1903 iyi yaparlar.
Lâkin amatörce de olsa tribün hadisesi hakkında boyumuzdan büyük laflar edeceğiz bu postu yazmadan da duramadık btbirikim'i ikna edip de gittiğimiz Fenerbahçe-Sivas maçı sonrası. btbirikim ile maça girdiğimizde yaklaşık 1 saat vardı maçın başlamasına ve stadyumun yüzde 70'i boştu. Stadyumun dolması için maçın başlamasına 5 dakika kalması gerektiğini tribünleri görünce anladım. Gerçi taraftar dediğin adam için stadyuma gitmek bir keyif olmalı. Hani maça 5 dakika kala değil de 1 - 1.5 saat önce gelmeli ki ortamı görsün, heyecanlasın, maçı seyretmeyi, takımına destek vermeyi daha çok istesin. Hani Şükrü Saraçoğlu'nda geçirilen 3 saat sonrasında insan neden bu stadyuma gelsin sorusunu sordum kendi kendime. Biliyoruz Aziz Yıldırım taraftar grupları ile pek iyi geçinemiyor. O daha "endüstriyel, cicili-bicili" kısacası A segmente uyan taraftar istiyor. Gelsin mağazasından kıyafetini alan ve giyen, formasıyla edebini toplayıp maçı izleyip destek veren taraftar profilini benimsiyor. Pankartı olmasım ama forması, atkısı olsun taraftarın zihniyeti mevcut herhalde Yıldırım'ın aklında. En azından izlenim o yönde. Bu durumun sonucunda da kocaman bir stadyumun hiçbirinde ne adam akıllı bir pankart ne de bayrak görebildik. Açılan tek pankart da çıkış kapısının ordaki duvara asılmıştı, tribünle ilgili olmayan bir yere. Kişisel olarak elinde pankart tutmak ya da kaldırmak isteyen taraftar için ise güvenlik devreye giriyor. Böylece "endüstriyel futbolun" ve Aziz Yıldırım'ın istediği tezahürat yoksunu 50 bin kişilik bir kitle ile muhattap oluyor Şükrü Saraçoğlu'na gidenler. Allah'tan İnönü'de şimdilik en azından pankartlar açılıyor, tribünler bu kadar "sosyetik" kimliğe büründürülüp, yabancılaştırılamıyor. Şükrü Saraçoğlu'nda gördüğüm bu "tribün katliamından" sonra btbirikim'den uzunca zamandır dinlediğim şikayetlere de hak vermedim değil.
Ertesi gün Paris Saint Germain - Nancy maçında PSG tribünlerini görünce bir kere daha anladım tribünden tribüne nasıl bir fark olduğunu. Yukarıdaki iki resim Fenerbahçe ve PSG tribünlerinden. Kulüplerin taraftarlara ve tribün kültürlerine yaklaşımını göstermesi açısından oldukça anlamlı olduğunu düşünüyorum.

hesap zamanı

taraftarın birası!

Standard Liege en akıllı alanlardan birine yatırım yapmış ve kendi adını taşıyan birayı piyasaya sürmüş. Bugün tanıtımı yapılan ürünün taraftarlar arasında tutulması hedefleniyor ve bekleniyor. Muhtemelen Stade Maurice Dufrasne'de de satılacak resmi alkollü içecek olacaktır bu bira. Kulüp merchandising gelirlerine bir kalem daha eklemiş oldu böylece.

Fotoğraf: MICHEL KRAKOWSKI/AFP/Getty Images

marş marş kışlaya

Rus Savunma Bakanlığı'nın aldığı bir karar CSKA yöneticilerinin keyfini bozacak gibi. Askerin spor kulübü olarak bilinen CSKA'dan ordunun desteğini çekeceğini yazıyor ülkenin önde gelen gazetelerinden Kommersant. Gazetenin haberine göre Rus ordusunun -son verilere göre Rusya Savunma Bakanlığı spora her yıl 300 milyon rublelik bir yatırım yapıyormuş- CSKA'ya verdiği desteği çekmesinin anlamı yüzlerce genç CSKA sporcusunun askerlik görevini yerine getirmek zorunda kalması. Rusya'da askerlik 18 aylık zorunlu bir görev.
CSKAlı sporcuların askerlik görevlerinde herhangi bir erteleme yaşamayacak olması şampiyonalarda mücadele etmesi beklenen çok sayıda sporcuyu etkileyecek. CSKA'nın bünyesinde 650 sporcu bulunuyor ve bunlardan 30'unun askerlik görevini yerine getirmesi gerekiyor. Bu 30 sporcu içerisinde Andrey Vorontsevich, Islambek Albiev ve Artem Borodulin gibi üst düzey isimler bulunuyor.
Kararın alınmasıyla birlikte Rus buz pateninin geleceği olarak gösterilen Artem Borodulin'in 23 Mart'ta Los Angeles'ta başlayacak olan Dünya Şampiyonası'nda yarışması tehlikeye girmiş durumda. Borodulin'in Rus takımına alınıp alınmayacağı henüz bilinmiyor. Bu karardan olumsuz etkileneceklerden bir tanesi de CSKA'nın basket takımı. Avrupa'nın en güçlü takımlarının başında gelen CSKA'nın en büyük eksiği yumuşak pota altı. İleride bu eksikliği giderecek isimlerden biri olarak bakılan Andrey Vorontsevich'in kariyerin belki de en önemli dönemini askerlik göreviyle geçirecek olması hem kendisini hem de CSKA'yı olumsuz etkileyecektir muhtemelen. CSKA antrenörü Ettor Messina'nın onu gelecek sezona hazırladığı da biliniyor.
Kararın uygulamaya geçmesinin ardından CSKA'yı ve sporcularını nasıl etkileyeceğini önümüzdeki zaman dilimi içerisinde göreceğiz.

salonda da atina derbisi...

Dün sadece Karaiskaki'de yoktu Atina derbisi. Barış ve Dostluk Spor Salonu'nda da Olympiakos ile Panathinakos'un kapışması vardı. 12 bin Olympiakos taraftarı salonu doldurmuş sezonun ilk yarısındaki farklı maçın rövanşında Panathinaikos'un defterinin dürülmesini bekliyordu.

Maçın başından sonuna kadar oyun hiç kopmadı. Olympiakos maçı devamlı öden götürmesine karşın fark hiç çift haneli sayıları görmedi. Maçın istatistikleri sahadaki oyunun tıpatıp göstergesiydi. Skordaki eşitlik ribauntlarda da kendini gösterdi. Olympiakos 31, PAO ise 29 ribaund topladı. Her iki takım hücum ribauntları da birbirine eşitti. Söz konusu eşitlik sadece ribauntlarda değil, top kaybı, top çalma ve blok istatistiklerinde de eşitti. Sadece asistlerde PAO, Olympiakos'a 1 farklı üstünlük sağladı.

Bu kadar dengeli istatistiklerle oynanan maçın sonunda doğru 4. çeyreğin sonuna doğru PAO beraberliği de yakaladı. Taraflardan birinin yapacağı top kaybı ya da hücum ribaundu galibi belirleyecekti öyle de oldu. Maçın bitimine 38 saniye kala hücum eden Olympiakos, basketi bulamasa da oyunun en konsantre ismi Theo Papaloukas, 3 PAOlu'nun arasından aldığı hücüm ribaunduyla topu Vassilopoulos'a kazandırdı. Vassilopoulos da 3.3 saniye kala basketi kaydetti. Željko Obradović'in Spanoulis'in üzerinden oynadığı son oyun basket getirmeyince Olympiakos muhtemel normal sezon birinciliğini de hemen hemen garantiledi.

Her Olympiakos-PAO maçında olduğu gibi bu maçta da tribünlerdeki gerilim yüksekti. Bir zamanlar bizimde salonda yaptığımız rakip basketbolcunun yüzüne lazer tutmalardan PAO kulübesine atılan meşalelere kadar çok saytıda aksiyon yaşandı. Hatta az kalsın Dusan Kecman bir meşalenin kurbanı olacaktı...

matador

Universidad de Chile geçtiğimiz hafta Belo Horizonte deplasmanındaydı. Gremio ile oynanan Copa Libertadores maçında Şilili taraftarlar Marcelo Salas'ı unutmamıştı. 1993-1996 ve 2005-2008 arası formasını giydiği Universidad de Chile'de 147 maçta 85 gol atmıştı "Matador". Universidad de Chile taraftarları bir pankartla da olsa ona teşekkürlerini sunmayı ihmal etmediler.

PAO'nun zor maçı

Euroleague'de haftanın sağlam maçlarından biri Partizan ile Panathiakos arasında. Sırp kulübü bu maçla birlikte bir ilke imza atacak ve ilk defa bir Euroleague maçını Belgrad Arena'da oynayacak. Normalda maçlarını 7 bin kişilik Hala Pionir'de oynayan Partizan, PAO maçı için 23 bin kişilik -normalde üsturuluplu bir şekilde kapasite 19 bin 555 oluyor. Sahanın yanındaki boşlukları doldurunca kapasite de artıyor doğal olarak- Belgrad Arena'yı tercih etti.
Bu tercihin arkasında maça olan yoğun ilgi ve Hala Pionir'un nispeten küçük olmasının yattığı söyleniyor. Ayrıca PAO gibi bir üst düzey rakiple Belgrad Arena'nın rakip takım karşısında Hala Pionir'daki kadar baskı oluşturup oluşturmadığını deneyebilmek için de iyi bir maç. Eğer taraftar istenilen baskıyı oluşturabilirse daha fazla sayıda Euroleague maçı Belgrad Arena'da oynanacak. İşin bir de maddi yönü var tabii ki. 5 ile 10 avro arasında fiyatlardan fazladan satılacak 15 bin bilet kulüp için 50 bin ile 100 bin avro arasında bir gelir anlamına geliyor.
Sebebi ne olursa olsun PAO'yu oldukça zor bir maç bekliyor perşembe akşamı Belgrad'da.

1 Mart 2009 Pazar

atina derbisi #2

son havadis


Ludovic Guily ve Sylvain Armand Rennes maçı öncesi son havadisleri Tribune PSG'den okuyorlar...

qwest field

Seyirci ortalaması açısından MLS'in bu sezon en dolu stadyumu olacak Qwest Field. Ligin yeni "expansion" takımı Seattle Sounders'a ev sahipliği yapacak Qwest Field, yapımına 2000'de başlanan ve 2002 Eylül'ün de tamamlandı. Seattle'ın NFL'deki temsilcisi Seahawks'ın maçlarını oynadığı Qwets Field'ın kapasitesi NFL maçları için 67 bine kadar çkabiliyor. Seattle Sounders'ın maçlarında ise bu kapasite 25 bine düşürülüyor. Real Madrid, Chelsea, Real Madrid, Manchester United ve Celtic Qwest Field'da sahane almış ünlü takımlar. Bu yılki MLS All-Star maçının da Seattle'da doğal olarak da Qwest Field'da oynanacağı söylentileri dolaşıyor.

atina derbisi #1 "karaiskaki'den gol çıkmadı"

Sezonun ilk yarısındaki maçta olduğu gibi Karaiskaki'deki maçtan da beraberlik çıktı. Maça dair en önemli not 58'de PAO'dan Sariegi'nin 2. sarıdan oyun dışı kalması. 70'de Κaragounis'in sol çaprazdan kullandığı frikiğin yan direkte patladığını belirtmek de fayda var.

Olympiakos 0 - Panathinaikos 0
Olympiakos: Νikopolidis, Pantos, Antzas (44' Ζewlakov), Torosidis, Dudu, Patsatzoglou (77' Μendrinos), Papadopoulos, Belluchi, Djordevic (82' Oscar), Galletti, Diogo.
Panathinaikos: Galinovic, Vyntra, Νilson, Wawrzyniak, Sariegi, Gilberto, Simao, Κaragounis, Salpingidis (84' Cleyton), Ivanschitz (62' Spyropoulos), Rukavina (65' Christodoulopoulos)