umut var ama ya destek

Campeonato Brasileiro'da son 6 hafta. 33 hafta maçlarının açılışında Flamengo, Maracana'da Portuguese'yi ağırlıyor. Şu aralar maçın ilk yarısı sona erdi. Eski dost Fabio Luciano'nun attığı golle Flamengo 1-0 önde. Gremio ve Sao Paulo'nun sadece 3 puan gerisinde 5. sırada Flamengo. Fakat taraftar 4 hafta önceki Atletico Mineiro hezimetinden beri takıma kızgın. -Ki arada 2 galibiyet, 1 beraberlik alındı- 4 hafta önce 81 bin kişiye oynayan Flamengo, Portuguese maçı için sadece 11 bilet satabildi. 70 binlik kaybı Portuguese maçından alınacak galibiyet geri döndürür mü sorusunun cevabını 16 Kasım'daki Palmeiras maçıyla alırız.

finansal kriz & grzegorz lato & euro 2012

Grzegorz Lato, 1970'li yıllarda dünyanın en iyi milli takımlarından biri olan Polonya'nın kanat oyuncularındandı. Lato döneminin sayılı kanat oyuncularından biri olmasına karşın hiçbir zaman adı fazla telaffuz edilir, akla gelen isimler arasında yer almadı. Durum dururken Grzegorz Lato'dan bahsetmemizin bir nedeni var. Yaşanılan tuhaf ve karmaşık bir sürecin ardından Polonya Futbol Federasyonu'nun yeni başkanı geçtiğimiz hafta bellli oldu. Lato, Polonya futbolunun başındaki yeni isim. Mâlum Polonya, Ukrayna ile Euro 2012'yi düzenleyecek. Fakat Grzegorz Lato, organizasyonu Ukrayna ile beraber düzenlemek istemiyor. En azından konuşmalarından çıokan anlam bu. En son geçtiğimiz hafta içerisinde Euro 2012'yi Almanya ile düzenlesek daha iyi olurdu. Polonyalı'nın bu temennisinin gerçekleşme şansı hiç de az görünmüyor. Küresel finansal kriz herkesi olduğu gibi Ukraynalıları da ekledi. Euro 2012 için bir sürü yatırım yapmak zorunda olan Ukrayna, bu yatırımları yapacak likitideyi bulmakta zorlanıyor. Yeni otellerin yapılması ve mevcut otellerin iyileştirilmesi için gerekli krediler bankalar tarafından verilmiyor, verilemiyor. Bu da doğal olarak işlerin yürümesini imkansız hâle getiriyor. Euro 2012'nin Ukrayna ayağının organizasyon komitesi başkanı Evhen Chervonenko, organizasyonu düzenleyemeyeceklerini bile ima etmiş. Ukrayna'nın adaylığını çekmesi durumunda Polonya'nın ortağı belli gibi. Grzegorz Lato'nun da yüzü gülecek.

yeni rekor quantum of solace'ın

Dün gösterime giren James Bond serisinin yeni filmi "Quantum of Solace", İngiltere'de gösterime girdiği ilk günde en fazla hasılat elde eden film unvanına oldu. Sony'den yapılan açıklamaya göre film 4 milyon 900 bin sterlin hasılat elde etti. Önceki rekor 4 milyon 25 bin sterlin ile 18 Kasım 2005'te vizyona giren Harry Potter serisinden Harry Potter and the Goblet of Fire'a aitti. Postu bitirirken son not bu film bizde İngiltere'den bir hafta sonra, yani 7 Kasım'da gösterime girecek. Filmi elbet seyrederiz, buraya da yorumunu yazarız 5 milyonluk hasılatı hak etmiş mi diye...

kitap fuarı'nda cumartesi...

Geçtiğimiz iki yılı bir kenara bırakırsam son 15 yıldır bir alışkanlıktır ilk gününde Kitap Fuarı'nı gezmek. Bu yıl da öyle oldu sabah çıktık yola, öğleyi bulmadan içeri girdik. Beylikdüzü'ne taşınmadan ayrı bir keyfi vardı İstiklal'den yürüyüp fuarı gitmenin. Gerçi hoş o zamanlarda da fuarda kitaplara bakmak mümkün olmuyordu alan darlığından. Herkes üstüste, dipdibe kitaplara bakmak ve almak zorunda kalıyordu. Beylikdüzü'nün böyle bir avantajı var. 2-3 salona yayılmış fuarda standları rahat, rahat doya doya gezebiliyorsunuz.

Kendi adıma bu yıl geçen yıllara oranla daha az kitap aldım. İnternet çıktı sanal alışveriş kitap fuarının heyecanını kaçırdı. Bir yıl boyunca beklemektense İdeefixe ve Kitap Yurdu'nun sitelerini aşındırmak daha kolay geliyor. Gerçi kitaplara baka baka almanın da ayrı bir tadı var.

Fuara gidecekler için Literatür'de yer alan "Fotoğraflarla 20. Yüzyılın Sosyal Tarihi Getty Images" serisini tavsiye edeceğim. Her 10 yıllık dilimi ayrı bir kitapta ele alan seri 10 kitaptan oluşuyor ve fuar boyunca da yüzde 50 indirimle kitap başına 10 YTL'ye satılıyor. Bilmiyorum bana belki dergi nedeniyle Getty Images ile fazla haşır neşir olduğumdan harika bir seri gibi geldi. Fuara yolunuz düşerse Literatür'ün standında Getty Images'in serisini incelemenizi öneririm.

Postu kapatırken fuara ilişkin birkaç gözlemimi sıralayayım: * Anadolu yakasında oturanlar için her tarafı kazılan İstanbul'da fuara araçla gitmek yerine deniz otobüsü ile Bakırköy'e geçmeyi oradan da servis ile fuar alanına gitmeyi öneririm. Acayip rahat ve kısa bir yolculuk sizi bekliyor. *Fuarı ortalama olarak 3 saatte rahat dolaşıyorsunuz. *Eğer haftasonu yolunuz düşecekse fuarın oradaki McDonalds'tan birşeyler yemeye karar verirseniz iki kere düşünün. Bırakın onlarca kişiden oluşan sıraya, yemek yiyecek masa bulmak için beklemeniz gerekebiliyor. Bu arada şu GençTurkcell tarifesi de felaket bir olay. Sadece bundan dolayı bir sürü gereksiz kuyruk oluşuyor.

ilk hedef tamam, sıra yarışta

Sezonun son sıralama turlarında Felipe Massa hedefine ulaştı ve pole pozisyonunu kazandı. Brezilyalı ilk sırada yer alırken, Lewis Hamilton da ancak 4. olarak yarışa başlayabilecek. Hamilton için yarışa 4. sırada başlamasından daha kötü olan önünde Trulli ve Raikkonen'in yer alacak olması. Fin pilot malum Massa'ya yardım etmek için Hamilton'ı olabildiğince engellemeye çalışacak.

Finliyi bir kenara koyarsak Hamilton için asıl tehlike ise Trulli'nin arkasında yer alması. Herkes biliyor ki gridin en yavaş otomobili Toyota. Ne zaman Trulli ya da Glock - çok nadir de olsa- ön sıralarda yarışa başladığında, diğer otomobilleri arkasında tutarak yavaşlatıyor. Yarın da Toyota iyi bir çıkış ile 2. sıradaki yerini korursa ya da Lewis Hamilton'un önünde yer alırsa, bu Massa büyük avantaj sağlayacak. Gerçi Lewis Hamilton'ın 4. sırada -hatta 5. sırada- yarışı bitirmesi bile ona yetiyor. Fakat yarışa başlarken İngiliz'in arkasında Fernando Alonso olacak. Ki İspanyol pilot Hamilton'ı bir şekilde devre dışı bırakmak için uğraşacak. Bütün bu faktörler ister istemez Lewis Hamilton'ı bir şekilde olumsuz etkileyecek diye düşünüyorum. Bu arada Felipe Massa'nın otomobilinin ne kadar hızlı olduğunu düşünürsek hafif bir otomobille yarışa başlayacağını tahmin etmek güç değil. Hamilton ise sıralama turlarından sonra ITV'ye yaptığı açıklamada yarışa dolu bir depo ile başlayacağını ve bunun rahatlığıyla yarışacağını söyledi. Çünkü Felipe Massa'nın ondan bir fazla pit stop yapacağını düşünüyor. Görünüş aldatabilir, daha önce birçok kez Ferrari'nin inanılmaz yarış taktiklerine şahit olduk. Onlar da salak değil, bir bildikleri var elbet...

rod thorn'un doğu tahmini

Rod Thorn bu sezon Celtics, Cavaliers, Pistons, Magic, 76ers ver Raptors'ın play-off'a kalmasını beklediğini söylemiş. Nets'in ise mümkün olduğu kadar fazla galibiyet hedefleyeceğini belirtmiş. Rod Thorn'un yaptığı tahminleri herkes 3 aşağı 5 yukarı herkes yapardı. Mühim olan son iki takımın kim oalcağını bilmek. Sanki Heat ile Buls'un şansı diğerlerine göre daha çok gibi...

evlilik aralık'ta!

Formula 1'in bu sezonki son haftasonu olunca biz de çoğunlukla Interlagos'tan sızan haberleri post olarak yazıyoruz. Pussycat Doll'dan Nicole Scherzinger, Lewis Hamilton'ı Brezilya'da da yalnız bırakmadı. Bu ikilinin birlikteliği ilk kez geçtiğimiz yılın Kasım ayında Almanya'da görüntülenmişti. Beraberlikleri ortaya çıkınca ikili kendilerini gizlememişti, Nicole, Lewis'in her yarışında onu yalnız bırakmadı. Hamilton da Scherzinger'in gidebildiği bütün konserleri ve partileri yakından takip etti. Söylentiler geçtiğimiz Eylül ayında Nicole Scherzinger'in bir müzikal için Londra'da bulunduğu sırada Hamilton'ın ona gizlice evlenme teklif ettiği, Scherzinger'in ise bunu herkese söylemesi ile işin bozulduğu. Gelen son bilgiler Lewis Hamilton ile Nicole Scherzinger'in aralık ayında Las Vegas'ta evleneceği yönünde...

formula 1'e veda ederken david coulthard

Yarış: 246 Şampiyonluk: 0 Yarış Birinciliği: 13 Podyuma Çıktığı Yarış: 62 Kariyeri Boyunca Topladığı Puan: 535 Kazandığı Pole Poziyonu: 12 En Hızlı Turu Attığı Yarış Sayısı: 18 İlk Yarışı: 1994 İspanya Grand Prix İlk Yarış Birinciliği: 1995 Portekiz Grand Prix Son Yarış Birinciliği: 2003 Avustralya Grand Prix Yarıştığı Takımlar: Williams (1994-1995), McLaren Mercedes(1996-2004), Red Bull (2005-2008)

alman demek yetenek demek...

Formula 1'deki Alman pilotlar sürücülük kadar futbolda da yetenekli. Michael Schumacher'den biliyoruz bunu. Bu sezonun en fazla parlayan ismi Sebastian Vettel de Schumacher kadar yetenekliymiş. Alman pilot, serbest stilde Brezilya şampiyonu olan Murilo Pitol ile karşılıklı hünerlerini sergilemiş..

% 60 yağmur

Bugün ve yarın Brezilya Grand Prix'i için ekran başındayız. İlk antrenman turlarında Massa ilk sırada yer almış, Hamilton da onu takip etmişti. İkinci sıralama turlarında Massa, Alonso'nun ardından 2. sıradaydı. Hamilton ise 0.5 saniye geride kaldı ve 9. sırada yer aldı. Hava tahminlerine göre cumartesi ve pazar Interlagos'ta yağmurun pisti ıslatma ihtimali yüzde 60. Olaki beklentiler doğrultusunda yağmur yağarsa çok keyifli ve sürprizler dolu bir yarış bizi bekliyor. Gönül ister Felipe Massa sezonu şampiyon tamamlasın lâkin bir mucize lazım. İzleyip göreceğiz...

ronaldo & flamengo

Manchester City, Paris Saint Germain derken Ronaldo'nun Flamengo ile anlaşması bekleniyor. En azından kulübün asbaşkanı Kleber Leite, iki tarafın görüştüğünü söyledi. Ronaldo'nun Flamego forması giyme ihtimali taraftarları da heyecanlandırıyor. Flamengo hafta ortasında Vitória deplasmanındaydı. Taraftarlar Ronaldo için pankart açmayı ihmal etmediler.

"Hey Ronaldo, yeterince yurtdışında futbol oynadın artık kırmızı-siyah için mücadele etme zamanı" deniyor anladığımız kadarıyla...

lewis hamilton são paulo'da #2

Lewis Hamilton, Brezilya Grand Prix'i öncesi São Paulo'nun keyfini iyi çıkarmış. İngiliz, bir akşamını churrascaria denilen Brezilya usulü et lokantasında geçirmiş. Resimde de görüldüğü üzere bu churrascarialarda olay; müşteriye şişlere geçirilmiş etler getiriliyor. Sizin doyana kadar o şişlerdeki etleri yiyorsunuz. Hamilton'da kilo sorunu olmadığından bol bol yemiştir o etlerden....

pedro pompilio'nun ardından boca

Boca için zor bir haftasonu. Perşembe sabahı kulüp başkanı Pedro Pompilio'yu kaybettiler. Pazar günü lider San Lorenzo'yu La Bombonera'da konuk edecekler. Maçı kazanırlarsa San Lorenzo'yu geçmeleri bile muhtemel. (NTVSpor maçı 01.00'den itibaren banttan yayınlayacak) Yaşadıkları duygusal yoğunluk onları olumlu mu yoksa olumsuz mu etkileyecek pazar günü sahada göreceğiz. Futbolcular başkanın ailesine taziye ziyaretinde bulunurken oldukça düşünceli görünüyorlardı...

indiana jones freddie

Arkadaşı yakında X-BOX ve Starbucks reklamlarında da görmeye başlarsak şaşırmayalım, ne de olsa artık o Seattlelı...

angels & demons - teaser

lewis hamilton são paulo'da #1

ışıkları kim kapattı?

Campeonato Brasileiro tuhaf bir sezon yaşanıyor. İlk dört takımdan ikisinin puanı 59, ikisinin ki 58. Alt sıralarda da kim düşecek belli değil. Haftanın maçlarından biri aynı puanlı iki takım Figueirense ile Fluminense arasındaydı. İkisi de 34 puanla düşecek 4 takımın bir sıra üstünde yer alıyor. Bu nedenle maçın sonucu neredeyse şampiyonluk düğümünü çözecek skor kadar önem teşkil ediyordu. Maçın başlamasına 5 dakika kala ev sahibi Figueirense sahaya çıktığında işlerin yolunda gitmeyeceği belli olmuştu. Stadyumun elektrikleri kesilince ışıkların yanması için 1 saat 45 dakika beklendi. Elektriğin neredeyse 2 saat sonra gelmesiyle başlayan maçın 12. dakikasında Fluminense 1-0 öne geçti. Golün santrasından 2 dakika sonra ise stadyumların ışıkları yine söndü. Hakem 30 dakikalık beklemenin ardından maçı tatil ettiğini açıkladı. Tabi bu 30 dakikalık süre içerisinde sahaya inmeyen kalmadı, iki kulübün de yöneticileri sahaya indi. Taraftarlar ise ilk kesintide de olduğu gibi tezahürat yaparak eğlenmeye çalıştılar. Saatin gece yarısına geldiğini düşünürsek maçın ertelenmesi doğal. Gelecek çarşamba akşamı aynı kadrolar ile maçın kaldığı yerden devam etmesi kararı alındı. İnsanın aklına koca stadyumunda nasıl olur da jenaratör olmadığı akla geliyor. Olayların videosu bir tık ötede...

chucri zaidan'da at&t williams

São Paulo'da Formula 1 haftasonu olduğunu her etkinlikten anlayabiliyorsunuz. Anlamamak için aptal olmak gerekiyor. Tabi bunda Felipe Massa'nın mucizelere bağlı şampiyonluk şansı da etkili göreceli olarak.

Hal böyle olunca São Paulolu fotoğrafçıların çok sayıda ilginç resim çekme şansı mevcut. Bunlardan bir tanesi şehrin en işlek caddelerinden Chucri Zaidan'da park etmiş olan bir AT&T Williams otomobili.

Manzara ilginç olunca cep telefonlarının fotoğraf çekme özellikleride bol bol kullanılmış doğal olarak...

toyota'nın interlagos kızları

Normalde bloga bu tür fotoğraflar koymuyoruz. Amacımız güzellerden oluşan postlar yayımlanamak değil. Lâkin bu resmi görünce insan Toyota ekibinin yaklaşık 1 ay boyunca garajda kapalı kaldığını sanır. Tamam kabul bayanlar güzel, ama bu kadar da içine düşer gibi durmanın da bir âlemi yok...

mls'de kupa değişti...

ESKİ YENİ

nba'in yabancıları 2008-2009

GÜNEY AMERİKA (8) • Arjantin (5): Emanuel "Manu" Ginobili, San Antonio Spurs; Walter Herrmann, Detroit Pistons; Andres Nocioni, Chicago Bulls; Fabricio Oberto, San Antonio Spurs; Luis Scola, Houston Rockets • Brezilya (3): Anderson Varejao, Cleveland Cavaliers; Leandro Barbosa, Phoenix Suns; Nene, Denver Nuggets KUZEY/ORTA AMERIKA/KARAYİPLER (11) • Kanada (4): Joel Anthony, Miami Heat; Samuel Dalembert, Philadelphia 76ers; Jamaal Magloire, Miami Heat; Steve Nash, Phoenix Suns • Dominik Cumhuriyeti (2): Francisco Garcia, Sacramento Kings, Al Horford, Atlanta Hawks

• Meksiko (1): Eduardo Najera, New Jersey Nets • Porto Riko (1): Jose Juan Barea, Dallas Mavericks • St. Vincent and Grenadines (1): Adonal Foyle, Orlando Magic • Virgin Adaları (2): Tim Duncan, San Antonio Spurs; Raja Bell, Phoenix Suns AFRIKA (5) • Kamerun (1): Luc Richard Mbah a Moute, Milwaukee Bucks • Demokratik Kongo Cumhuriyeti (Zaire) (1): Didier "DJ" Ilunga-Mbenga, Los Angeles Lakers • Senegal (3): DeSagana Diop, Dallas Mavericks; Mouhammed "Saer" Sene, Oklahoma City Thunder; Cheikh Samb, Detroit Pistons ASYA-PASİFİK (7) • Avustralya (2): Andrew Bogut, Milwaukee Bucks; Nathan Jawai, Toronto Raptors • Çin (3): Yao Ming, Houston Rockets; Yi Jianlian, New Jersey Nets; Sun Yue, Los Angeles Lakers • İran (1): Hamed Haddadi, Memphis Grizzlies • Yeni Zelanda (1): Sean Marks, New Orleans Hornets AVRUPA (44) • Hırvatistan (1): Roko Ukic, Toronto Raptors • Fransa (9): Alexis Ajinca, Charlotte Bobcats; Nicolas Batum, Portland Trail Blazers; Boris Diaw, Phoenix Suns; Yakhouba Diawara, Miami Heat; Ian Mahinmi, San Antonio Spurs; Tony Parker, San Antonio Spurs; Johan Petro, Oklahoma City Thunder; Mickael Pietrus, Orlando Magic; Ronny Turiaf, Golden State Warriors • Gürcistan (1): Zaza Pachulia, Atlanta Hawks • Almanya (1): Dirk Nowitzki, Dallas Mavericks • İngiltere (2): Luol Deng, Chicago Bulls; Kelenna Azubuike, Golden State Warriors • İtalya (3): Andrea Bargnani, Toronto Raptors; Marco Belinelli, Golden State Warriors, Danilo Gallinari, New York Knicks • Letonya (1): Andris Biedrins, Golden State Warriors • Litvanya (3): Zydrunas Ilgauskas, Cleveland Cavaliers; Linas Kleiza, Denver Nuggets; Darius Songaila, Washington Wizards • Hollanda (2): Francisco Elson, Milwaukee Bucks; Dan Gadzuric, Milwaukee Bucks • Polanya (1): Marcin Gortat, Orlando Magic • Rusya (1): Andrei Kirilenko, Utah Jazz • Sırbistan (5): Marko Jaric, Memphis Grizzlies; Darko Milicic, Memphis Grizzlies; Aleksandar Pavlovic, Cleveland Cavaliers; Vladimir Radmanovic, Los Angeles Lakers; Predrag "Peja" Stojakovic, New Orleans Hornets • Slovenya (4): Goran Dragic, Phoenix Suns; Radoslav "Rasho" Nesterovic, Indiana Pacers; Beno Udrih, Sacramento Kings; Sasha Vujacic, Los Angeles Lakers • İspanya(5): Jose Manuel Calderon, Toronto Raptors; Rudy Fernandez, Portland Trail Blazers; Pau Gasol, Los Angeles Lakers; Marc Gasol, Memphis Grizzlies; Sergio Rodriguez, Portland Trail Blazers • İsviçre (1): Thabo Sefolosha, Chicago Bulls • Türkiye (2): Mehmet Okur, Utah Jazz; Hidayet "Hedo" Turkoglu, Orlando Magic • Ukrayna (2): Kyrylo Fesenko, Utah Jazz; Oleksiy Pecherov, Washington Wizards

murió pedro pompilio

Ole'nin manşeti "Pedro Pompilio öldü". Arjantin futbolunun en önemli 3-4 isminden biriydi. Mauricio Macri'nin geçtiğimiz Kasım ayında Buenos Aires Belediye Başkanı seçilmesinin ardından 11 yıl sonra Boca'nın yeni başkanı olmuştu Pedro Pompilio. 55 yaşında kalp krizinden bu sabah hayatını kaybetti. Boca Juniors tarihinde görevdeyken ölen ilk başkan oldu aynı zamanda Pompilio.

inanç tam!

Felipa Massa'dfan söz açmışken devam edelim. Haftasonu Hamilton'ın 5.'lik ya da alacağı daha kötü bir dereceyle birlikte Massa'nın kendi şehrinde birinci olması, şampiyonluğunu ilan etmesi anlamına gelecek. Brezilyalı'nın işi çok zor hatta mucize. Ama geçen sezonun sonunda da bir mucize görmüştük, üstüste iki yıl olur mu olur. Brezilyalılar'ın da Massa'ya inancı tam olmalı ki kumdan da olsa Massa'nın F2008'i şimdiden Rio plajlarını süslüyor.

felipe massa geyiği üzerine

Formula 1 takvimde sıra ne zaman Brezilya Grand Prix'ine gelse hep aynı geyik döner. Bundan neredeyse 10 yıl önce, 1999'da Felipe Massa, henüz 17 yaşındayken Interlagos'ta padok ve pit alanına girebilmek için pizza paket servisinde officeboy olarak çalışmış. Bu hikayeyle her Brezilya Grand Prix'i yayınında muhattap oluruz. Hikaye böyle telaffuz ediliyor fakat Massa olayın gerçeğini şöyle anlatıyor: "Eski patronumun Sao Paulo'da birkaç restorantı vardı. Ayrıca Benetton takımından birkaç kişiyi de tanıyordu. Kendisine padok ve pit alanına girmek için yardımcı olup olamayacağını sorunca, o da eğer takımın yiyeceklerini getirip götürürsem cumartesi gününe kadar gezebileceğimi söylenmişti. Ben de bunun üzerine Benetton'un bütün yiyecek siparişlerini getirip götürdüm."

Görüldüğü üzere hikayenin doğrusu yukarıdaki gibiymiş...

beckham'ın jeti

David Beckham, Milan'da geçireceği dönemde ailesinden ayrı kalmak istemediği için 7 milyon sterline bir uçak alacakmış. İngiliz basınındaki dedikoduya göre Beckham, alacağı jetiyle maçlar arasında Los Angeles'a ailesinin yanına gidecekmiş. Bu, tuhaflıklar içeren bir dedikodu. Hani Milano ile Los Angeles'ın arası 2 saatlik yol değil ki atla git, gel geri. Gidiş-gelişler en az 2 gününü alır adamın. Hani antrenman, hani takımla çalışmak. Ben bu işten birşey anlamadım. David Beckham demişken iki satır daha ekleyelim. O, Avrupa'da top oynamak için İtalya'yı tercih etti lâkin Victoria'ya sorsanız "Tottenham'da top oyna da aileme yakın olayım" dermiş. Bir de David Beckham'ın Milan'a transfer olması ile Galaxy'nin Aralık ayında yapmayı planladığı Avustralya ve Yeni Zelanda'dan oluşan Okyanusya turu da iptal olmuş. Beckhamsız LA Galaxy'i kim ne yapsın, neden para verip de izlemeye gitsin.

ah bir ferrari'm olsa!

adelaide united'ın karaborsacıları

Asya Şampiyonlar Ligi final maçının biletleri satışa çıktı. Adelaide United'ın 17 bin kişilik Hindmarsh Stadyumu'nda 12 kasım'da Gamba Osaka ile oynayacağı rövanş maçının biletleri salı günü 1 saat içerisinde kapışıldı. Finalin biletini almak için sabahın 4.30'unda kuyruğa girenler olmuş. Bizim ülkemizde, Avrupa'da ya da Latin Amerika'da böyle birşey garipsenmeyebilir. Ama bahsettiğimiz ülke Avustralya. Futbol bırakın Avustralya futbolu ve ragbiyi, basketbolun bile gerisinde popülerlik açısından. Bu nedenle biletlere gösterilen ilgi de muazzam bir anlam taşıyor. Gerçi hem Güney Avustralya Yönetimi hem de Adelaide Unitedlı yöneticiler maçın biletlerinin karaborsacılar tarafından alındığına inanıyor ve bu durumdan dolayı rahatsız oldukları söylüyorlar. 17 bin kişilik bir stadyumda kupayı kaldıracak takımı belirlenirse, bu karambolün yaşanması doğal. Halbuki bir ara Adelaide United'ın finale çıkması halinde rövanş maçının AAMI'da oynanacağı dedikoduları dolaşıyordu. 52 bin kişilik AAMI'da 10 bin Japon seyirci de yer alabilecekti. Fakat uğurlu geldiğine inanıldığı için finalin ikinci maçı için Hindmarsh seçildi. Stadyum ufak ölçekli olsa da Adelaidelılar'ın desteğinin tam olacağı kesin...

nick hornby'nin 2008 playlist'i...

1# We Will Rock You - Queen 2# On The Rebound - Floyd Cramer 3# The Comandante - Luke Doucet 4# Jen and Justin - Ben Folds 5# Magic - University of Chicago Voices In Your Head 6# Nike Town - Son of Dave 7# Who’s Afraid of Virginia Woolf? - James Brown 8# Chasing Pavements - Adele 9# Hang On - Dr Dog 10# Hot Cha - Roy Buchanan 11# I’m Not Gonna Teach Your Boyfriend How to Dance With You - Black Kids (Twelves Remix) 12# Roll On Babe - Vetiver

ljungberg'in seattle günlüğü #2

jorginho

Resimde ortada yer alan ve Botafogo antrenmanını ziyaret eden arkadaş Jorginho. 80'li yılların sonunda 90'lı yılların başında önce Leverkusen daha sonra ise Bayern Münih forması ile Bundesliga'nın en başarılı sağ bekiydi kendisi. Kenara kadar inip yaptığı muz ortaları ile takdirimi toplamıştır Brezilyalı her ne kadar Bayern Münih'e transfer olarak uyuzluk etmişse de topçuluğuna laf söylemek mümkün değil. Şu sıralar Dunga'nın yardımcılığını yapıyor milli takımda. Aradan geçen onca seneye hiç yaşlanmamış arkadaş.

zorro

Haftanın en önemli olaylarından biri Paris Masters. Madrid'de olduğu gibi Paris'te de bütün önemli isimler -Nadal, Federer, Djokovic- yer alıyor. Paris Masters genellikle ilginç finallere sahne oluyor. Temsil misal geçtiğimiz yıl Nalbandian, Nadal'ı yenerek şampiyon olmuştu. Favori ismin şampiyon olduğu son Paris Masters 1999'daki. Andre Agassi, Marat Safin'i 4 sette geçerek şampiyonluğa ulaşmıştı. Bu yılki Paris Masters'ın renkli isimlerden biri Novak Djokovic. Rus Dmitry Tursunov ile oynadığı ikinci tur maçında Palais Omnisports de Paris-Bercy'e Zorro maskesi ile gelen Djoko yine bir şekilde kendinden bahsettirmeyi başardı...

ljungberg'in seattle günlüğü #1

Dün ulaşmış Seattle'a Freddie Ljungberg. İlk gününü şehri tanımakla geçirmiş. Starbucks'ın şehrinde olup da Starbucks'a uğramadan geçmek olmaz. O da öyle yapmış ve Pike Place'deki Starbucks'a uğramış...

pao'nun yeni stadı

Panathinaikos'un yeni stadyumu Votanikos, 90 milyon avro maliyetle 19 ayda tamamlanacakmış. Kulüp 49 yıllığına 66 milyon avroya Atina Belediyesi'nde kiralayacak. Arazi belediyenin ne de olsa. Şehir merkezinden 2 kilometre uzakta olan yeni stadyumun yanında spor salonları da bulunacak deniyor. Stadyumun maliyetini PAO'nun hissedarlarından Andreas Vgenepoulos'un sahibi olduğu Marfin Investment Group üstlenecek.

en iyi latin amerikalı

Sergio Agüero İspanya’daki en iyi Latin Amerikalı hücum oyuncusu seçilmiş. Yetenekleri konusunda kimsenin bir itirazı olamaz Arjantinliye, lâkin Atletico Madrid’i ne bir kupa ne de lig şampiyonluğuna taşımadığını düşünürsek biraz erken verilmiş bir ödül gibi duruyor. Arjantinli ödülü alırken sevgili Giannina da yalnız bırakmamış onu…

yıllık 2 milyon 500 bin $

Resim, Seattle Sounders’ın sezonluk bilet alanlara gönderdiği e-mail’in screen shot’ı. İki post aşağıda da yazmıştık salı günü 2 yıllık sözleşmeyi imzalayacak diye Ljunberg. Yıllık 2 milyon 500 bin olmak üzere toplam 5 milyon dolar alacakmış. Seattle Sounders’ın enternasyonel bir kadro kurma yönünde de ilerliyor. Şu anda kadar 1 Amerikalı, 1 İsveçli, 1 Fransız ve 1 Ganalı transfer edilmiş durumda. Ana sponsoru Microsoft olduğunu düşünürsek maddi açıdan da problemleri yok arkadaşların…

susadın mı?