Bugün öğlen itibariyle sezonun ikinci Grand Slam'i Fransa Açık başladı. Cuma günü belli olan ana tablonun ardından Rafael Nadal'ın bir mucize olmazsa elini kolunu sallayarak finale çıkacağını gördük. Roland Garros'ta hiç kaybetmeyen adam, eğer bu yıl da kazanırsa organizasyon tarihinde arka arkaya 5. kez şampiyon olan ilk isim olacak. Toplam şampiyonluk sayısında da 6 defa turnuvayı kazanan Björn Borg'un arkasına yerleşecek.
Toprak kortun en iyisi olan Nadal'ın 5 setlik toprak kort mücadelerinde 45-0'lık bir de rekoru mevcut. Hani bir mucize olur mu sorusunun cevabı geçen haftaki Madrid Açık'ta belki sorusunu gündeme getirdi. Gerçi o maçta İspanyol çok rahattı. Hani ikinci sette maçın en kritik oyununda 3 defa servis kırma şansını geri tepince Roger Federer de sürpriz bir şampiyonluk elde etti.
Fransa Açık'ın ana tablosuna bakınca insanın aklına Avustralya Açık'ın ana tablosu geliyor. Melbourne'de bütün zorlu rakipler ana tablonun üst tarafında yer almıştı. Bu sefer ise Roger Federer'in bulunduğu ana tablonun alt tarafı oldukça kalabalık. Juan Martin Del Potro'dan Jo-Wilfried Tsongo'ya, Gael Monfils'ten Andy Roddick'e ve tabii ki Novak Djokovic'e kadar sorun çıkartma potansiyeli isimler Roger Federer'i bekliyor. Zaten en kötü senaryoda Djoko'nun Federer'i yarı finalde elemesi büyük ihtimaldir.
Bayanlar için birşey söylemek zor. Safina kardeşimiz o kollarla filan geleni gideni yener gibi görünüyor. Hani kendisine yapılan "Ne biçim 1 numara, Grand Slam kazanmadan zirveye çıksa" laflarını yedirmek için büyük çaba sarf edecektir. Tabi bizim gönlümüz geçen yılın şampiyonu güzeller güzeli Ana Ivanovic'ten yana...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder